RECEPLİ KÖYÜ HAYIR YEMEĞİ

 Gürbüz BATTAL

 HÜR IŞIK GAZETESİ  -  KÖŞE YAZARI

            Deva Tıp Merkezi’nin temin ettiği araca binerek Recepli Köyü’ne geldim. Köye girişimizde iyi bir organizasyon düzenlendiği gözden kaçmıyordu. Görevliler daha köyün girişinde misafirleri yönlendiriyordu. Türbenin ve caminin çevresi çok kalabalıktı. Türbe ziyaretine gelenler de görevliler tarafından kargaşaya meydan verilmeden rahatça ziyaretlerini yapmaları için yönlendiriliyordu.

Cami avlusu ve yemekhane çok kalabalıktı. Toz toprak içindeki yolun bir tarafında üzerine hasır atıp oturan çok sayıda misafir, diğer kenarında ise kermes sergileri vardı. Burasının, köyün kermesinin düzenlendiği yer olduğunu öğrendim. Sadece köy halkının katıldığını söyledikleri kermeste yok yoktu. Dini kitaplar, kasetler, namaz örtüleri, seccadeler,  inci-boncuk- kolye, giysiler... Dondurmacı da yerini almış. Dondurmacısız olmaz.

Hayır yemeği için çevre il, ilçe ve köylerden dört beş bin insan gelmişti.

 Deva Tıp Merkezi, içinde dört uzmanın olduğu bir ambulansı Recepli Köyü’ne göndermişti. Ambulans saat 17’ye kadar  köyde kaldı.   Sağlık hizmeti sundu.

 Acil Tıp Teknisyeni Nail Erkan ile Sağlık Memuru Osman Karabıyık olağanüstü bir çaba sarf ederek 300’den fazla kişinin tansiyonunu ölçerken Esra Akçiçek ile Ömür Çelik acil müdahalelerde bulundular.

Organizasyon çok iyiydi. Dernek Başkanı Hüseyin Uysal ile yönetim kurulu üyelerini organizasyonun mükemmelliğinden dolayı kutluyorum.

                   Benim gibi buraya ilk defa gelenlere bir hatırlatmam olacak. Hayır yemeğinden yemek istiyorsanız evinizden çatal, kaşık ve yemek alacak kap getirmelisiniz. Kermeste satılan plastik kaplardan da satın alabilirsiniz. Eğer yemek almak için sıraya girmekten utandıysanız kermeste satılan börek, çörek, gözleme gibi yiyeceklerle karnınızı doyurabilirsiniz. Bu yılki yemek boldu ve buranın manevi atmosferinden midir bilmem çok lezzetliydi. Dernek yetkililerinin verdiği bilgiye göre hayır yemeğinde bir ton nohut, 800 kilo etli keşkek ve 450 kilo zerde tatlısı ikram edildi. 180 çuval undan da köy ekmeği pişirilmiş. Saat 17.00’ye kadar köyde kaldım. Yemek dağıtımı son saniyelere kadar devam etti.

Yiyecek içecek faslından sonra yetkililerden bazı isteklerim olacak. Burası Manisa’ya 50–55 km uzaklıkta olmasına rağmen insanlar burasını ve burada yatan Muhammed Zühtü Efendi’nin türbesini ziyarete geliyor. Burası inanç turizmine açılmalı, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve valilik bu işe destek olup öncülük yapmalı. Bu iş sadece derneğe bırakılmamalı. Derneğin belli bir gücü olduğu unutulmamalıdır.

            Toz toprak içinde olan türbe çevresindeki yolun asfaltlanması gerekir. Bunu il özel idaresi mi yapar bilemiyorum. Bu yolu asfaltlanarak insanlar toz toprak içinde oturmaktan kurtarılmalıdır. Mezarlığın yanındaki otopark olarak kullanılan yerin de yeniden düzenlenmesi gerekiyor.

Yemekhaneyi dernek yapmış, çok güzel bir yemekhane olmuş. Taban döşemesinin mermer kaplanmasına başlanmış maddi imkânsızlıklardan doları bitirilememiş. Burası için maddi durumu iyi olan hayırseverlerin katkısı bekleniyor.

            Biraz da insanları buraya çeken Merhum Muhammed Zühdü Efendi hakkında bilgi sunmak istiyorum.

Merhum Muhammed Zühdü Efendi 1882 yılında Yunt dağı Asmacık köyünde doğar. Sırasıyla köyünde, Bergama Karacaahmet Medresesi’nde ve Konya Kadınhan’da tahsiline devam eder. 1909’da Asmacık köyüne dönen Muhammed Zühdü Efendi köylüler tarafından yapılan medresede 16 yıl talebe okutur. 1925 yılında Recepli Köyü’ne yerleşen Muhammed Zühdü Efendi ömrünün sonuna kadar burada kalır. İlim işleriyle uğraşır. Talebe okutur. 15 Nisan 1962 yılında Rahmeti Rahmana kavuşur.

Çevresinde, kerametler sarayının sultanı, zahir ve batın ilimlerinin dipsiz denizi, gönlü eşsiz incilerle dolu olarak insanları mukaddes Kur’an yoluna davet eden birisi olarak tanınan ve gönüllere taht kuran Merhum Muhammed Zühdü Efendi’ye Allahtan rahmet dilerken Merhum Muhammed Zühdü Efendi adına hayır yemeği geleneğini yıllardır sürdürenlerden de Allah razı olsun.

Kalın sağlıcakla.