HZ. MUHAMMED MUSTAFA (SAV) AHLÂKI SEVGİLİLER SEVGİLİSİ(SAV) AHLÂKIBir buhran düşünün, anayı analık hasletin de ayırmış, yuvasına ihanet ettirmiş, ciğerparesi olan yavrusunu cami köşesine bırakıp sokağa attırmış... Bir buhran düşünün babayı babalık vazifesinden, aile resiliği otoritesinden ve mesuliyet hissinden mahrum bırakmış. Babaya yavrusunu, yuvasını unutturmuş, yolunu meyhaneye çevirmiş, nafakasını kumara yedirmiş, kısacası bataklığa düşürmüş... Bir buhran düşünün, kazançtan bereketi, insandan fazileti, kadından haya ve iffeti, komşudan komşuluğu, kadıdan adaleti, gönüllerden samimiyeti kaldırmış.... Şimdi de insanlardan vicdan ve Kur'an'ı sökmek için muhasaraya başlamış, ahlâkımızı ve milli değerlerimizi yok etmeye çalışmaktadır... Bizi biz eden güzellikleri attıkları şer tohumlarının yeşermesiyle kurutmaya başlamışlar... Eğer bugün anayı babayı tanımayan bir nesil varsa, eğer bu gün ailede huzursuzluk son haddine varmışsa, eğer bugün fuhuşun adı flört ile örtülmeye başlanmışsa, eğer bugün rüşvet alıp vermek normal bir hal almışsa, eğer bugün ahlaksızlık genç nesillerde tesirini gösterebiliyorsa bunun sorumlusunu ve sebebini aramak mecburiyetinde değilmiyiz?.... Bütün bunlardan kurtulmak için ne yapmalıyız. Nelere muhtacız , kimleri örnek almalıyız? Bizler medeni eşkiyalık yaparak eline geçirdiği herşeyi gasbedenlerin değil, senelerce aralarında yaşadıktan sonra , kimin malını almışsam işte malım gelsin alsın, kimin sırtını vurduysam işte sırtım gelsin vursun diyen HZ. MUHAMMED (SAV) nin ahlakına muhtacız.... Emrinde olanları köle gibi çalıştıran, eza ve cefa çektiren bazı para patronlarının değil, o kızgın çölde devesine kölesiyle nöbetleşe binen Reisler Reisi Hz. Ömer(R.A) ahlakına muhtacız... İçki çağımızın suyudur onu içmeyen medeni olamaz diyen sarhoşların değil, şahitlik etmeye gelen padişaha, sen içki içiyorsun senin şahitliğini kabul etmiyorum diyebilen Kadı / hakimin ahlâkına muhtacız... Sokaklarda kendini boya küpü halinde teşhir eden bazı kadınların değil, çarşıya çıkıp eve döndüğü zaman saçının göründüğünü anlayan hanımefendinin" bu saçlarımı namahrem gördü" deyip görünen saçlarını kesen veli kadının ahlakına muhtacız.... Hocasına silah çeken, kin güden, yumruk sallayanların değil, bana bir harf öğretenin kölesi olurum sözünü söyleyen Allahın arslanı Hz. Ali (RA) nin ahlakına muhtacız.... Tabiiki bu güzellikler Muhammedi ahlâk ile ortaya çıkmıştır. Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali efendilerimiz başta olmak üzere sahabelere, tabiinlere ve devamında bu yolda dosdoğru devam eden insanların sergilemiş oldukları güzel davranışların hepsi İslamın bir emri, onun son peygamberi Hz.Muhammed Mustafa sav'in bizlere bıraktığı güzel ahlâkın eseridir. İnsanoğlu bugün huzura ve saadete ermek istiyorsa iki cihanda huzur için tek yol İslâm 'dadır. Analar babalar çocuklarından, çocuklar ebeveynlerinden şikayetçi ise tek çözüm islami çizgiye yaşantımızı çekmemizdedir. Kısacası insanlığın huzuru, saadeti, kurtuluşu İSLAM'dadır. İslam dininin son elçisine kulak vermeliyiz. "BEN GÜZEL AHLAKI TAMAMLAMAK İÇİN GÖNDERİLDİM (2)" diyen ve "ŞÜPHESİZKİ SEN EN BÜYÜK VE EN GÜZEL AHLAK ÜZERİNDESİN(1)" ayetinin sırrına mazhar olan sevgililer sevgilisi efendimiz HZ MUHAMMED (SAV) nin yolundan ayrılmamalıyız... İslâmın dünya ve ahiretle ilgili emirlerine uymalıyız... Kur'an ve sünnet hükümlerine bağlanıp "gerçek yolun" yani "İSLAM'ın" etrafında bütünleşerek yaşantımıza devam etmeliyiz... Allah bizleri doğru yoldan (sıratı müstekımden), Peygamberimize ümmetlikten ayırmasın. Bizleri Yüce Nebi'mizin şefaatinde, efendimizin himmetinde daim kılsın ... Bizleri Resulün ahlakıyla ahlâklandırsın. Amin. (1) El-Kalem, 68/4 (2) İ.Malik Muvatta,H. Hulk, 8, II/904 |
1953 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |