Miladi bir yılı geride bıraktık... Miladi bir yılı geride bıraktık...Milâdî takvime göre bir yılın daha sonuna geldik. Maddî ve manevi kazanç, ya da kayıplarla dolu olan koskoca bir yıl daha ömür takviminden yaprak yaprak kopup hızla uçup gitti. Bizler ömür ağacımızdan kopup giden bu yaprakların (koskoca bir yılın) muhasebesini yapmalıyız. Aslında bu muhasebe işlemini yıl sonlarında değil her günün akşamında ben bu gün ne yaptım diye günlük hesap çıkarmalıyız. Günlük yaptığımız işleri hatırlayıp önce; kendim için, milletim için, ülkem için yani dünyalık ve ûkbalık neler yaptım deyip mukayese yapmalıyız
Yine bilmeliyiz ki bizler çalışmalarımızı tek yönlü yapmamalıyız. Yani sırf dünyalık için veya sadece ahiret hayatına çalışmamalıyız. Bu konuda yine Yüce Resulümüze kulak verelim: Peygamberimiz(SAV) şöyle buyuruyor: “Hakiki mü’min, dünyası için âhiretini, ahireti için de dünyasını terketmeyen (kişi) dir.” (Kenzül Ummal, c.3, s.238, 6336) Diĝer bir hadiste de: “Hiç ölmeyecekmişsin gibi dünyan için, yarın ölecekmişsin gibi de âhiretin için çalış” (Câmiu’s-Sagîr, 2:12, Hadis No:1201) buyurarak, dünya için çalışırken ahireti de unutmamak gerektiĝini ifade
Bizler bu hesabı vermeyi aklımıza getirmezsek elbette ki bir gün bu hesap bizden sorulacaktır. Bizim inancımızın gereğinde hesaba çekilmek mutlak vardır. Son olarak; Biz Mü’minler olarak; yılın başının- yılın sonunun diğer normal günler geceler gibi hiçbir farkı olmadığını bilelim. Geçmişimizi yaptıklarımızı düşünerek muhasebe edelim. Ben kendime, vatanıma, milletime ve tüm insanlığa hayırlar getirecek neler yaptım, eksik taraflarım zayıf yönlerim neler, kendimi nasıl şekillendireyim ki önümüzdeki günlerde hayra dönük (Mevlâ Rızası için) neler yapabilirim diyelim. Muhakkak ki hayır bundadır. Şu veciz sözleri unutmayalım.. |
3410 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |